Hamilelikte ilk 3 ay yolculuk yapılır mi


Hamilelikte Yolculuk

Anne adaylarının, tatile gitmeden önce doktor kontrolünden geçmesi, bu konuda hekimini bilgilendirmesi, çok sıcak ya da çok soğuk bölgeleri tercih etmemeleri ve mutlaka tıbbi dosyanın fotokopisini yanına alması önerilir.

Anne adaylarının, doğum sonrası süreçte fiziken ve psikolojik olarak bazı sıkıntılar yaşayabilmektedir, Doğum öncesinde tatili fırsat bilen gebeler, sağlıklı ve sorunsuz bir tatil için hekiminin önerilerini göz ardı etmemelidir.

HEKİMİNİZİ BİLGİLENDİRMEYİ İHMAL ETMEYİN

Anne adayları, tatil tarihi hakkında doktorunu bilgilendirmesi gerekir. Tatilin geçirileceği yere yakın mesafede tam teşekküllü bir hastanenin olmasına dikkat edilmeli, hastanenin tam yeri öğrenilmelidir.

Seyahate giderken, tıbbi dosyanın bir fotokopisinin de alınması gerekir, Olası bir sorun olduğunda, hekim tarafından, bugüne kadar yapılan takiplerin ve anne adayı ile bebeğin genel sağlık durumlarının ne olduğu konusunda bilgi sahibi olması, yapılacak müdahale için çok önemlidir. Bu, müdahale için hem zaman kaybını önleyecek hem de doğru tanının ve uygun müdahalenin yapılmasını sağlayacaktır.

Doğum tarihinin yakın olması durumunda, seyahate gidilecek yerlerin çok uzak olmaması uygun olmaz, Özellikle erken doğum riski olan gebelerin 30.gebelik haftasından sonra bulundukları şehirden çıkmamaları gerekmektedir. Seyahatin, bizzat olumsuz etkisi olmamakla birlikte, seyahat sırasında olabilecek olumsuzluklar önemlidir. Olası bir ters durum karşısında hem annenin hem de bebeğin hayatı tehlikeye girebilir.

DİNLENDİRİCİ YERLER TERCİH EDİLMELİ

Uzun, kapsamlı turların ve kişinin yaşadığı iklimden çok farklı koşullara sahip olan bölgelerin tatil için seçilmesi uygun olmaz. Anne adayının yaşadığı bölgeden farklı olan aşırı sıcak ya da aşırı soğuk hava koşulları, şişkinlik, kramp, çarpıntı ya da halsizlik gibi etkilere neden olabilir.

Bölgesel ve tarihsel gezi ağırlıklı kültür programlarının, fiziksel yorgunluğa neden olabilir, dinlendirici ve kalabalıktan uzak sakin yerlerin tercih edilmesi gerekmektedir.

3-5 saatten fazla süren yolculukların, anne adayının kan dolaşımını olumsuz etkileyebileyebilir, hareketsizliğe bağlı alt uzuvlarda derin toplar damarlarda pıhtı oluşma riski artabilir, uzun süren yolculuklardan kaçınılması gerekir.

Araba ile yapılan seyahatlerde sık sık mola verilmlidir, tren yolculuklarında kısa yürüyüşler yapılması faydalı olacaktır zira hareketlilik, derin toplar damarlarda pıhtı oluşma riskini azaltır.

Emniyet kemerinin de mutlaka takılması gerekir, emniyet kemerinin takılı olması, meydana gelebilecek sarsıntıda bebeğe gelebilecek zararları önleyecektir.

Uçak yolculuğunun söz konusu olduğu durumlarda da mutlaka doktorun konu hakkında bilgilendirilmesi gerekir. Uzun uçak ve diğer araçlarla yapılan seyahatlerde derin toplar damarlarda pıhtı oluşma riskini azaltmak için yürüyüşler yapılmalı ve bol sıvı alınmalıdır.

ÖNERİLER

  • Hamileliğin yedinci ayından sonra, uzun yolculuktan kaçınılmalı,
  • Aşırı sıcak ve yüksek rakımlı bölgelere gidilmemeli,
  • Yurt dışı tatillerinde gelişmiş ülkeler tercih edilmeli,
  • Mikrobik ishale karşı sadece kapalı sular içilmeli,
  • Besin zehirlenmesine karşı dışarıda hazırlanmış salata, az pişmiş et ve mayonezli ürünler yenilmemeli,
  • Bol sıvı alınmalı ve lifli besinler tüketilmeli,
  • Gidilecek bölgedeki sağlık kurumlarının telefonları alınmalı,
  • Rahat, ince, hava alan giysiler ve alçak topuklu ayakkabıları giyilmeli.

Gebeliğin değişik safhalarında değişik ihtiyaçlar dolayısıyla kilo artışı ilk üç ayda 1 kg, ikinci ve üçüncü 3 aylarda ise 1-1,5 kg. düzeyinde tutulmalıdır. Gebelik beslenme alışkanlıkları ve damak zevkinin değiştirilmesini gerektirmez.


Benzer Aramalar

  • hamileyken tatile çıkmak
  • hamilelikte seyahat
  • hamilelikte yolculuk

Hamilelikte ilk 3 ay yolculuk yapılır mi

Gebelikte Seyahat Nasıl Olmalı?

Globalleşen dünyamızda insanlar, eskiye göre artık çok daha fazla yer değiştiriyor ve pek çok amaçla çok daha fazla seyahat ediyorlar. Bu yazımızda gebelikte seyahat konusunundan bahsedeceğim.

Hamilelikte seyahat etmek için en uygun dönem 14. ile 28. haftalar arası yani ikinci trimester’dir. Bu dönemde sabah bulantıları geride kalmış, uyku hali kaybolmuş, düşük yapma olasılığı azalmış ve hamileliğe psikolojik yönden de alışıldığı için gebelik artık keyif verici bir hal almaya başlamıştır. İşte bu nedenle bu dönemde gezmek, dolaşmak ve hamileliğin keyfine varmak için tüm şartlar uygundur.

Gebelikte genel olarak yatak istırahatinin önerildiği kanamalı gebelik durumları olanlar ile erken doğum veya düşük risklerini taşıyanlarda kesin olarak seyahat engeli vardır. Gebelik genel olarak kesinlikle, seyahat etmeyi ve özgürlüğü tamamen kısıtlayan bir süreç değildir. Yalnız, belirli kurallara uymak kaydıyla...

Gebelikte Araba Yolculuğu

Gebelikte arabayla seyahati kısıtlama ile ilgili bir gereklilik yoktur, yalnız burada dikkat edilmesi gereken nokta kendi rahatınızın sağlanmasıdır.

İşte Dikkat Etmeniz Gerekenler;

  • Gebelikte sık görülen ancak normal kabul edilen şikayetlerden birisi de sık idrara çıkmadır. Bu yüzden yolculuğa başlamadan önce mutlaka tuvaletinizi yapınız. Uzun yol yolculuklarınızda da idrarınız gelsin veya gelmesin tüm mola yerlerinde mesanenizi boşaltınız. İdrarınızı uzun süre ile tutmanız idrar yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlayabilir.
  • Yolculuklarda yeme düzeni değişir ve çok dengeli beslenemeyebilirsiniz. Ancak unutmayın ki; sizin aç kalmanız demek bebeğinizin de aç kalması anlamına gelir. Bu nedenle öğün kaçırmamaya dikkat edin. Yanınızda uygun içerikli gıdaları almanızda fayda vardır. “Dehidratasyon” yani vücudun susuz kalması durumu gebelik için oldukça zararlı bir durumdur. Özellikle yaz günlerinde bol sıvı almaya özen gösterin, ancak musluktan akan suları asla içmeyin.
  • Özellikle ilk üç ayda zaten var olan bulantılarınız dolayısı ile seyahatler sırasında kusmalar meydana gelebilir. Bu sıkıntıdan korunmak için seyahate çıkmadan önce doktorunuzun tavsiye ettiği bulantı önleyici ilaçları kullanabilirsiniz.
  • Araba içinde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını etkiler ve ayak ile bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle, uzun süreli yolculukta her 1.5-2 saatte bir mola vererek hafif yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı arttırmalısınız. Bu şekilde temiz hava da almış olacaksınız. Bu kısa yürüyüşler sırasında, bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz. Germe egzersizleri için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmaklarınızı açıp kapatın.
  • Son aylara kadar hamileyken araba kullanmanızda da sakınca yoktur. Ancak son aya gelindiğinde araba kullanmanız bebeğinizi tehlikeye atabilir. Karnınız büyüdüğü ve direksiyona çok yakın olduğu için olası bir kaza durumunda direksiyonun karnınıza çarpma olasılığı daha yüksektir. Eğer arabayı kendiniz kullanacaksanız ve aracınızın direksiyonu ayarlanabiliyorsa mutlaka karnınızdan olabilecek olan en uzak mesafeye ayarlayın. Mümkünse son aylar içinde arabayı kullanan siz olmayın.
  • Sürücü ya da yolcu koltuğunda da olsanız koltuğunuzu ileri, geri ya da yukarı aşağı ayarlayarak kendinize güvenli ve rahat bir oturuş pozisyonu edinin.
  • Hangi taşıt aracı olursa olsun yolculuklarınız sırasında mutlaka “emniyet kemeri” kullanmalısınız.

Emniyet kemerini bağlarken karnınızın üstünden değil altından geçmesine ve kalçalarınız hizasında olmasına dikkat etmelisiniz. Kalça kemiği vücudumuzdaki en güçlü kemiklerden birisidir. Eğer emniyet kemerini tam karnınızın üzerinden geçecek şekilde bağlarsanız olası bir kaza durumunda ortaya çıkan ani ve şiddetli basınç bebeğin plasentasının erken ayrılmasına (plasenta dekolmanı) neden olabilir.

Eğer emniyet kemeri üç noktalı ise yani bir de omuz üzerinden dolaşan kısmı varsa bu çok daha güvenlidir. Kemeri omuz kısmı bağlandığında tam göğüs arasında olmalıdır.

Eğer kemerin yukarı aşağı ayarı varsa bu şekilde ayarlamalı, ayar yoksa oturuş pozisyonunuzu değiştirerek kemerin göğüs aranızda olmasını sağlamalısınız. Kemerin boyun hizanızda olması da yine tehlike yaratabilir. Unutmayınız ki; sizin kemikleriniz, kaslarınız, organlarınız ve bebeğin içinde yüzdüğü amniyon sıvısı bebeği pek çok dış etkene karşı korur. Bu nedenle kendinizi korumanız aynı zamanda bebeğinizi korumanız anlamına gelir.

Arabalardaki hava yastıkları (air bag’ler),emniyet kemerinizi uygun şekilde bağladığınız ve hava yastığından en az 25 cm uzakta olduğunuz sürece hamilelikte başka hiçbir zaman olmadıkları kadar güvenlidirler. Eğer hamileyken otomobilinizle yolculuk ederken kaza geçirirseniz mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız. Kazanın hafif olması durumunda bile bunu ihmal etmemelisiniz. Kaza sonrası kasılmalarınız, ağrınız ya da kanamanız varsa ciddi bir durum oluşabilir. Annenin vücudu genelde bebeği travmalara karşı korur ancak bununla birlikte bazen travma sonrası bebeğin plasentası kısmen ya da tamamen ayrılabilir (dekolman plasenta). Böyle bir durumda hem siz hem de bebeğiniz ciddi tehdit altında demektir. Özellikle 20. gebelik haftasından sonra bu risk daha da artacaktır. Karına alınan darbeler küçük bile olsa hekiminize gidip muayene olmayı ihmal etmeyiniz.

Gebelikte Uçak Yolculuğu

Günümüzde hemen hemen tüm uçaklar kabin basınç ayarlı oldukları için hamilelikte bir sorun oluşturmaz. Ancak çok küçük uçaklarda, basınç ayarları olmadığı için yüksek irtifada oksijenin azalmasına bağlı sorunlar yaşanabileceği ifade edilmektedir. Uçak yolculuğu hamilelikle birlikte kanama, şeker hastalığı, yüksek tansiyon, çoğul gebelik veya erken doğum öyküsü gibi yüksek risk faktörlerinin olmadığı durumlarda 36. gebelik haftasına kadar son derece güvenli olup kişiler havayolları şirketleri tarafından da kabul edilebilmektedir. Ancak 36. gebelik haftasından sonra pek çok havayolu şirketi hamile kadınları uçaklarına kabul etmemektedir. Bunun nedeni anne ya da bebek açısından ortaya çıkabilecek olan riskler değil, olası bir doğum durumunda havayolu şirketinin havadayken yaşanacak bir doğum nedeniyle risk almak istememesidir.

Uçak bileti satan acenteler, rezervasyon sırasında size hamile olup olmadığınızı ya da beklenen doğum tarihinizin ne zaman olduğunu sormazlar, ancak uçağa binmek üzere kapıya yöneldiğinizde tatsız bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. Eğer beklenen doğum tarihinize bir hafta ya da daha az kalmış ise havayolu şirketi sizi uçağa almama hakkına sahiptir.

İşte Dikkat Etmeniz Gerekenler;

  • Uçağa biniş sırasında sorun yaşamamak ve hatta uçuşu kaçırmamak için doktorunuzdan “uçak yolculuğu yapmanızda bir sakınca olmadığına” dair bir rapor alıp bunu tüm uçuşlarınız sırasında yanınızda taşımanız uygun bir davranış olacaktır. Bu raporda muayene olduğunuzun ve “72 saat içinde doğumun başlayabileceğine ilişkin bir bulguya rastlanmadığı”nın belirtilmesi özellikle hamileliğinizin son dönemlerindeyseniz yararlı olabilir.
  • Herhangi bir yerde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını etkiler ve ayak ile bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle her 1.5-2 saatte bir ayağa kalkıp koridorda yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı canlandırmalısınız. Bu kısa yürüyüşler sırasında bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz. Germe egzersizleri için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmaklarınızı açıp kapatın.
  • Hamilelik sırasında yapılan uçak yolculuklarında uzun süre rahatsız bir pozisyonda hareketsiz oturmak “tromboz (damar içi pıhtısı)” ve varis riskini arttırır. Uçuş süresince özel varis çorabı giymeniz bacaklarınızdaki kan dolaşımını destekler ve damarların şişmesini engeller.
  • “Dehidratasyon” yani vücudun susuz kalması durumu gebelik için oldukça zararlı bir durumdur. Özellikle yaz günlerinde seyahatleriniz sırasında bol miktarda sıvı almaya özen gösterin ancak musluktan akan suları asla içmeyin.
  • Eğer yanınızdaki koltuk boşsa ya da uçak içinde yan yana iki boş koltuk bulabilirseniz uzunca oturarak ayaklarınızı kaldırabilirsiniz.
  • Uçaktaki kabin basıncı ayaklarınızda şişmeye de neden olabilir. Ayakkabılarınızı çıkararak kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Yürüyüş sırasında rahat ve sağlıklı olmasa da uçuş süresince terlik veya rahat bir ayakkabı giymeniz rahatlamanıza yardımcı olacaktır.
  • Sıkça endişelenen ve sorulan sorulardan birisi de havaalanına girerken geçilen güvenlik kapı ve detektörlerinin bebeğe zarar verip vermediğidir. Hava alanlarının girişindeki detektörler metal detektörüdür ve X ışını ile çalışmazlar. Bu nedenle bu kapılardan güvenle geçebilirsiniz.
  • Uçak yolculukları genelde rahatsız koltuklarda yapılan sıkıcı seyahatlerdir. Hamilelik döneminde yolculuk esnasında çok daha çabuk sıkılabilirsiniz. Hamileliğinizin özellikle son dönemlerinde çok mecbur kalmadıkça uçak yolculuğundan kaçının.
  • Özellikle yurtdışı uçuşlarda gittiğiniz yerdeki sağlık koşullarını ve sunulan sağlık hizmetlerini de araştırıp bilmenizde yarar vardır.

Gebelikte Otobüs ve Tren Yolculuğu

Genel olarak bakıldığında, tabi ki oluşabilecek trafik kazalarını saymazsanız- hamilelik sırasında tren veya otobüs yolculuğu da güvenlidir. Otobüsteki en büyük sıkıntı uyuyamamak olabilir. Yine, tren ve otobüsteki havalandırma sistemi değişkenlik gösterebilir, sıcak ve soğuk ayarlamaları her zaman istenilen şekilde olmayıp rahatsız edici olabilir.

İşte dikkat etmeniz gerekenler;

  • Otobüs veya trenle yolculuğa çıkarken tatlı bir gerginlik ve endişe yaşayabilirsiniz. Bu sıkıntıyı bir an önce mümkün olduğunca üzerinizden atmaya çalışın.
  • Hamilelikteki en büyük problemlerden birisi de halsizliktir. Kendinizi dinlenme amaçlı kısa tatillerle toparlayıp enerjinizi arttırabilirsiniz. Moralinizin yüksek olması gebeliğiniz açısından son derecede önemlidir.
  • Gebelikte sık görülen ancak normal kabul edilen şikayetlerden birisi de sık idrara çıkmadır. Bu yüzden yolculuğa başlamadan önce mutlaka tuvaletinizi yapınız. Yolculuk sırasında da idrarınız gelsin veya gelmesin mola yerlerinde mesanenizi boşaltınız. İdrarınızı uzun süre ile tutmanız idrar yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlayabilir.
  • Özellikle ilk üç ayda zaten var olan bulantılarınız dolayısı ile seyahatler sırasında kusmalar meydana gelebilir. Bu sıkıntıdan korunmak için seyahate çıkmadan önce doktorunuzun tavsiye ettiği bulantı önleyici ilaçları (antiemetikler) kullanabilirsiniz.
  • Yolculuklarda yeme düzeni değişir ve çok dengeli beslenemeyebilirsiniz. Ancak unutmayın ki; sizin aç kalmanız demek bebeğinizin de aç kalması anlamına gelir. Bu nedenle öğün kaçırmamaya dikkat edin. Yanınızda uygun içerikli gıdaları almanızda fayda vardır.
  • “Dehidratasyon” yani vücudun susuz kalması durumu gebelik için oldukça zararlı bir durumdur. Özellikle yaz günlerinde bol sıvı almaya özen gösterin ancak musluktan akan suları asla içmeyin.
  • Vasıta içinde uzun süre oturmak bacaklarınızdaki kan dolaşımını olumsuz yönde etkileyerek ayak ve bileklerde şişmelere neden olabilir. Bu nedenle, uzun süreli yolculuklarda her 1.5-2 saatte bir hafif yürüyüş yapmalı ve kan dolaşımınızı arttırmalısınız. Bu kısa yürüyüşler sırasında, bacaklarınıza germe egzersizleri de yaptırabilirsiniz. Yolculuk sırasında otururken de bazı germe hareketleri yaparak uzun süreli oturmanın olumsuz etkilerini azaltabilirsiniz. Germe egzersizleri için oturur pozisyondayken bacaklarınızı iyice ileriye doğru uzatın, topuklarınız merkez olacak şekilde ayağınızı yavaşça kendinize doğru kuvvetice çekerek baldır kaslarınızı gerin. Daha sonra ayak bileklerinizi sağa sola çevirin ve parmaklarınızı açıp kapatın.
  • Yolculuk için rahat edebileceğiniz bol kesimli giysi ve rahat ayakkabılarınızı seçin. Dar kesimli kot ve pantolonlar ile sentetik giysilerinizden uzak durmalısınız. Bu sizi mantar enfeksiyonlarından da bir ölçüde koruyacaktır.
  • Seyahate çıkmadan önce gerekli olabilecek ve hamilelikte güvenli bir şekilde kullanabileceğiniz ilaçların bir listesini doktorunuzdan isteyin ve bunları mutlaka yanınızda bulundurun. Doktorunuzun haberi ve onayı olmadan hiç bir ilacı kullanmayın, hiçbir aşı yaptırmayın.
  • Tenis, paten, ata veya bisiklete binmek, su altı dalışı, su kayağı, snow-boarding, kayak, rüzgar sörfü, yamaç paraşütü gibi sporlar taşıdıkları travma riskleri nedeni ile gebelik sırasında yapılması uygun değildir. Tatil beldelerinde, düşme ve darbe risklerinin yüksek olduğu her türlü spor ve fiziksel aktiviteden uzak durmalısınız.

3 aylık hamile uzun yola çıkabilir mi?

Gebeliğin ilk 3 ayında ve son 3 ayında yolculukların tercih edilen bir durum olmadığını dile getiren Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı-Perinatolog Prof. Dr. Sevtap Hamdemir Kılıç, anne adaylarına önerilerde bulunuyor. Gebelikte yolculuk, ilk 3 ay ve son 3 ay çok tercih edilen bir durum değildir.

Yeni hamile uzun yolculuk yapabilir mi?

Gebeliğin 11. -36. haftası seyahat için en uygun dönemlerdir. Düşük tehlikesi, erken doğum riski, kanama ve pıhtılaşma sorunları olan anne adayları seyahat öncesi doktorları ile durumlarını görüşmeleri gereklidir. Gebelikte uzun mesafelerde uçak ile seyahat tercih edilmelidir. Bunu özel araç ile seyahatler takip eder.

1 aylık hamile uzun yola çıkabilir mi?

Gebeliğin her döneminde, riskli bir durum yoksa seyahat yapılabilmekle beraber, en uygun ve en konforlu hissedebileceğiniz dönem, eğer planlayabilme şansınız varsa, gebeliğin 14-28 haftaları arası yani ikinci 3 aylık dönemdir.

Gebelikte otobüs yolculuğu zararlı mı?

Otobüs yolculukları hamileler için en az önerilen yolculuk biçimidir. Gerek hareket kısıtlılığı, gerekse molaların seyrek olması nedeniyle eğer başka seçenek varsa uzun otobüs yolculuğu tercih edilmemelidir. Yapıldığı takdirde otobüs hareket ederken oturulmalıdır.